Giriş
Tıbbi malpraktis (doktor hatası), bir sağlık çalışanının (doktor, hemşire, tıp merkezi, poliklinik vb.) mesleki standartlara uygun davranmaması sonucu hastada zarara yol açması durumudur. Hukuk sistemimizde malpraktis, hem cezai hem de hukuki sorumluluk doğurabilir. Bu makalede, malpraktis tazminat davası ve hukuki süreç hakkında bilgi verilecektir.
1. Malpraktis (Doktor Hatası) Nedir?
Malpraktis, bir doktorun veya sağlık personelinin mesleki standartlara aykırı hareket etmesi, beceri eksikliği veya dikkatsizlik sonucu hastanın zarar görmesi durumudur. Örnek vermek gerekirse:
– Tanı ve tedavi hataları (yanlış teşhis, gereksiz ameliyat)
– Cerrahi hatalar (yanlış organın alınması, enfeksiyon riskinin önlenmemesi)
– İlaç hatası (yanlış doz veya ilaç verilmesi)
– Hastanın bilgilendirilmemesi (aydınlatılmış onam alınmaması)
2. Malpraktis Tazminat Davasının Hukuki Dayanağı
Malpraktis tazminat davaları genellikle:
– Borçlar Kanunu (BK) Madde 49 vd. (Haksız fiil sorumluluğu)
– 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Madde 50 (Kusurlu davranıştan doğan sorumluluk)
– Tüketici Kanunu Madde 73 (Sağlık hizmeti alan hasta tüketici sayılabilir)
– Hasta Hakları Yönetmeliği (Aydınlatılmış onam, mahremiyet vb.)
3. Malpraktis Tazminat Davasının Şartları
Bir malpraktis davasının kabul edilebilmesi için aşağıdaki şartlar aranır:
a) Tıbbi Standartlara Aykırılık (Kusur)
– Doktorun mesleki standartlara uygun davranmaması gerekir.
– Kusurun varlığı bilirkişi (tıbbi ekspertiz) raporuyla belirlenir.
b) Zararın Oluşması
– Hastanın bedensel, maddi veya manevi zarara uğraması gerekir.
– Örnek: Sakat kalma, ek tedavi masrafları, iş gücü kaybı, acı çekme.
c) Nedensellik Bağı (İlliyet Bağı)
– Doktorun hatası ile hastanın zararı arasında doğrudan bir bağ olmalıdır.
– Örneğin, yanlış ilaç verilmesi sonucu hastanın böbrek yetmezliği geçirmesi.
4. Yetkili ve Görevli Mahkeme
Malpraktis davalarında yetkili mahkeme, davanın türüne göre değişir:
a) Görevli Mahkeme
– Tazminat Davaları: Kural olarak malpraktisten kaynaklanan tazminat davaları Asliye Hukuk Mahkemesinde görülür.
– Tüketici Mahkemesi: Hasta, sağlık hizmetini “tüketici” sıfatıyla aldıysa Tüketici Mahkemesi de yetkilidir.
-İdare Mahkemesi: Eğer hata bir devlet hastanesinde çalışan doktordan kaynaklanıyorsa, dava İdare Mahkemesinde açılır.
-Asliye Ticaret Mahkemesi; Tıbbi malpraktis sebebiyle sigorta şirketine karşı açılacak davalarda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi uyarınca, görevli mahkeme ‘asliye ticaret mahkemesi’dir.”
b) Yetkili Mahkeme
– Genel kural olarak, davalının (doktor/sağlık kuruluşu) yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
– Tüketici davalarında hasta, kendi yerleşim yeri mahkemesinde de dava açabilir (TK m. 73).
5. Zamanaşımı Süreleri
– Haksız Fiil Nedeniyle Tazminat (BK m. 72): Zarar ve kusurun öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl, her halde fiilden itibaren 10 yıl.
– Tüketici Kanunu (TK m. 73): 2 yıl, en fazla hizmetin ifasından itibaren 10 yıl.
– İdari Davalar: İdareye başvuru tarihinden itibaren 60 gün, reddedilirse 30 gün içinde dava açılmalıdır.
6. İspat Yükü ve Bilirkişi Süreci
– Hasta, doktorun kusurunu ve zararı ispatlamakla yükümlüdür.
– Mahkeme, tıbbi bilirkişi raporu alarak kusur ve nedensellik bağını inceler.
7. Tazminat Türleri
– Maddi Tazminat: Tedavi masrafları, iş gücü kaybı, ekonomik zararlar talep edilebilir.
– Manevi Tazminat:Acı, ıstırap, yaşam kalitesinin düşmesi nedeniyle istenebilir.
Sonuç
Türk hukukunda malpraktis tazminat davaları, doktor veya sağlık kuruluşunun kusuru, zarar ve nedensellik bağı ile kurulur. Yetkili mahkeme, davalının konumuna göre Asliye Hukuk, Tüketici, İdare veya Asliye Ticaret Mahkemesi olabilir. Süreç, tıbbi bilirkişi raporuyla desteklenir ve zamanaşımı sürelerine dikkat edilmelidir. Hastaların haklarını korumak için hukuki süreçte avukat desteği almaları önemlidir. Detaylı hukuki danışmanlık için