Hizmet Tespit Davası iş yerinde çalışan işçinin sigortalı çalıştırılması gerekirken sigortasız olarak çalıştırılmaları sonucunda geriye dönük olarak çalıştığı süreleri tespti ettirmeyi ve primlerin ödenmesini sağlamak amacıyla açılan davadır.
Hizmet tespit davalarının amacı, hizmetlerinin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır.
Hizmet Tespit Davası Açılmasının Koşulları
1- Hizmet Tespit Davasının ilk koşulu sigortalı sayılma koşuludur. 5510 Sayılı Kanun uyarınca sigortalı sayılmak için belirli özelliklerin bulunması gerekmektedir. Öncelikle çalışma ilişkisinin kural olara hizmet sözleşmesine dayanması, işin işverene ait yerde yapılması ve kanunda açıkça belirtilen sigortalı sayılmayaca kişilerden olunmamasıdır.
2- Hizmet tespit davası açılabilebilmesinin bir diğer koşulu ise 5510 sayılı kanun uyarınca sigortalının işe girişinin Kuruma bildirilmemiş veya Sosyal Güvenlik Kurumunca tespit edilememiş olması gerekmektedir.
3- Hizmet tespit davasında işçi tarafından iş yerinde en son çalıştığı yılın sonundan başlayarak 5 yıllık süre içerisinde iş mahkemesine başvurulabilir. Öngörülen 5 yıllık süre hak düşürücü süredir. Hizmet tespit davasında hak düşürücü sürenin başlaması için işçinin çalıştığı işten ayrılmış olması gerekmektedir.
4-Hizmet tespit davasını açan işçi yani sigortalının hukuki yararının bulunması zorunludur.
Hizmet Tespit Davasını Kimler Açabilir ?
İş yerinde işçi olarak çalışan fakat Sosyal Güvenlik Kurumuna işveren tarafından bildirim yapılmayan kişi hizmet tespit davasını açabilmektedir.
İşçi vefat ettiği takdirde ise hizmet tespit davası sigortalının hak sahipleri tarafından açılabilecektir.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu uyarınca sendika üyesi olan sigortalı işçiyi temsilen sendikalar da hizmet tespit davası açabilmektedir.
Hizmet Tespit Davası Kime Karşı Açılır ?
Hizmet tespit davasında davalı taraf, hizmet sözleşmesini düzenleyen gerçek veya tüzel kişi ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve işverenlerdir.
Ayrıca hizmet tespit davaları sigortalılık sürelerinin tespiti talebiyle işveren aleyhine açılan bir dava olup bu dava Sosyal Güvenlik Kurumu’na resen ihbar edilmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu hizmet tespit davalarında fer’i müdahil olarak yer almaktadır. Kurum dava sonuçlandıktan sonra mahkeme tarafından verilen kararı uygulamakla yükümlüdür.
Hizmet Tespit Davalarında Görevli Ve Yetkili Mahkeme
Hizmet tespit davalarında görevli mahkeme iş mahkemeleridir.
Yetkili mahkeme ise iş mahkemelerinde açılan bir dava olması sebebiyle davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri ile işin yapıldığı yer mahkemeleridir.
Hizmet Tespit Davalarında Kullanılabilecek Deliller
Hizmet tespit davaları kendiliğinden araştırma ilkesi kapsamında yer almaktadır. Dolayısıyla bu davalarda hakimin delilleri resen toplayarak bunun sonucunda karar vermesi gerekmektedir.
Sigortalı işçi tarafından açılan hizmet tespit davalarında her türlü delille ispat mümkün olmaktadır. Bu davalarda en önemli ispat araçlarından biri işçinin çalıştığı iş yerinde çalışan diğer işçiler ve o işyerinin yakınında bulunana işyerlerinde söz konusu iş yerini bilen işçiyi tanıyan kişilerin tanıklığıdır.
Hizmet tespit davasını açan davacı işçi aynı zamanda işvereniyle işle ilgili konuşmalarının veya işe giriş çıkış durumlarının yer aldığı mesajlaşma görüntülerini de mahkemeye sunmalıdır.
-Hizmet tespit davalarında arabuluculuk şartı bulunmamaktadır. Davacı taraf arabuluculuğa başvurmaya gerek olmadan bu davayı açabilmektedir.
-Hizmet tespit davalarında dava öncesinde Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurma zorunluluğu bulunmamaktadır. Hizmet tespit davalarında talep işçinin prime esas kazançlarının ve prim ödeme gün sayılarının tespiti talebini de içerir.
-Hizmet tespit davaları işçilik alacaklarıyla birleştirilerek açılamamaktadır. Açılacak davada sigortasız olarak çalıştırılan işçinin herhangi bir hak kaybına uğramaması amacıyla alanında uzman bir iş hukuku avukatına başvurulması son derece önemlidir.