Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 124. maddesi, yargılamanın başında yapılan hataların giderilmesine, dava konusu ya da taraflara ilişkin düzeltmelerin sınırlı bir çerçevede yapılabilmesine olanak tanımaktadır.
1. HMK Madde 124’ün Anlamı
HMK madde 124, “Taraf Değişikliği” başlığı altında düzenlenmiş olup, esasen 3 temel hükümden oluşur:
-(1) Taraf değişikliği ancak karşı tarafın rızası ile mümkündür.
-(2) Ancak tarafın yanlış gösterilmesi halinde, karşı tarafın rızası aranmaksızın, hakimin izniyle taraf değişikliği yapılabilir
-(3) Taraf değişikliği yapılan hallerde, dava açılmış sayılma tarihi korunur.
2. Taraf Değişikliği Sistemi
2.1. Taraf Yanılgısının Düzeltilmesi
HMK m.124/1 uyarınca, “Davacı, dava dilekçesindeki taraflardan bir veya birkaçını değiştirmek isterse, bu değişikliği karşı tarafın açık rızasıyla yapabilir.” Bu hüküm gereğince taraf değişikliği kural olarak karşı tarafın açık rızasına bağlıdır. Ancak ikinci fıkra ile tanınan imkan çerçevesinde, bazı durumlarda hakimin takdir yetkisine bağlı olarak rıza aranmaksızın da taraf değişikliği yapılabilecektir.
2.2. Mahkemenin İzniyle Taraf Değişikliği
HMK m.124/2’ye göre, “Davacı, yanlışlıkla davayı açtığı taraf yerine gerçek tarafı göstermek suretiyle dava açmak istemişse , bu hususun mahkemece belirlenmesi halinde, davalının rızası aranmaksızın taraf değişikliğine izin verilebilir.” Bu hüküm kapsamında mahkeme, dosya kapsamına göre davacının açık bir yanılgı içinde olduğunu tespit ederse, rıza şartı aranmadan taraf değişikliği yapılabilir.
3. Davaya Yeni Tarafın Dahil Edilmesi
HMK m.124 yalnızca mevcut tarafların değiştirilmesini değil, aynı zamanda yeni bir tarafın davaya dahil edilmesini de mümkün kılar. Bu düzenleme, ihtiyari taraf değişikliği ile zorunlu taraf değişikliği ayrımının iç içe geçtiği durumlar bakımından önemlidir. Yeni tarafın davaya dahil edilmesiyle, artık önceki tarafın sıfatı sona erer ve yargılamaya yeni kişi taraf sıfatıyla devam eder.
4. Taraf Değişikliğinin Hukuki Sonuçları
Taraf değişikliğinin en önemli sonuçlarından biri, yeni taraf bakımından davanın başından itibaren yürümeye devam etmesidir. Öğreti ve uygulamada bu durum, “geriye etkili sonuç” olarak tanımlanır. Taraf değişikliği mahiyet itibariyle, yeni tarafın eski tarafın yerine geçmesini sağladığından, dava dilekçesinin verilmiş olması gibi usule ilişkin işlemler geçerliliğini korur.